Leopar Kaplumbağası Özellikleri ve Bakımı
Leopar kaplumbağası, dünyanın en ünlü kaplumbağa cinslerinden biridir. Anavatanı Somali, Etiyopya ve Afrika’dır. Dünyanın en büyük kaplumbağa cinsleri arasında yer alır. İsmini, kabuğunun desenlerinden alır. Evcil olarak da tercih edilebilen bir sürüngendir.
Leopar Kaplumbağası Mizacı
Diğer kaplumbağa cinsleri gibi leopar kaplumbağası da yavaştır. Ayrıca sessizdir ve saldırgan değildir. Genel olarak iyi huylu bir sürüngendir. Daha büyük kaplumbağalar gibi insanları ısırmaz. Bu yönüyle de evcil kaplumbağalar arasında son derece popülerdir. Sık olarak kendisine dokunulmasından pek hoşlanmaz. Eğer kendisini tehdit altında hissederse, savunmak için kabuğuna çekilebilir.
Bu hayvanlar tırmanıcı olmadıkları için çok fazla yuva yapmazlar. Vahşi doğada erkek leopar kaplumbağası çiftleşme döneminde diğer erkeklere karşı saldırgan davranabilir. Fakat evcil kaplumbağalar nispeten uysaldır.
Diğer kaplumbağa türlerine göre bakımı biraz daha fazladır. Dolayısıyla acemi sahipler için çok uygun olduğu söylenemez. Geniş bir yaşam alanına, soğuk havalardan korunmaya ve sağlıklı beslenmeye ihtiyacı vardır.
Leopar Kaplumbağası Yaşam Alanı
Soğuk bir şehirde yaşıyorsanız, bu kaplumbağalar sizin için ideal olmayabilir. Çünkü leopar kaplumbağası sıcak havalara gereksinim duyar. Soğuğa karşı toleransı oldukça düşüktür. Bu canlılar, büyük olmaları ve güneş ışığına olan ihtiyaçları nedeniyle büyük bir alanda muhafaza edilmeli.
Bahçede leopar kaplumbağası beslemeyi düşünüyorsanız; hayvanın muhafazasında saklanabileceği bir yer olmalıdır. Kaplumbağanın kendisini güvende hissetmesi adına yaşam alanı çitle çevrilmelidir. Özellikle de yavru kaplumbağalar, yaşamlarının ilk aylarında yırtıcı hayvanlardan uzak kalmalılar ve kapalı bir ortamda tutulmalılar.
Leopar kaplumbağasının muhafazasını doğal yaşam alanı gibi ayarlamalısınız. Otlaması için bolca yonca ve diğer otlar da tedarik etmelisiniz. Mama ve su kabı gibi sürüngen aksesuarları da yaşam alanında kesinlikle olmalıdır. Bu hayvanlar için güneşe maruz kalmak oldukça önemlidir. Bu yüzden de yeteri kadar D vitamini alabilecekleri bir güneşlenme alanına ihtiyaç duyarlar.
Leopar Kaplumbağası Sıcaklık İhtiyacı
Soğukkanlı hayvanlar olan bütün sürüngenlerin vücut ısılarını düzenlemeleri gerekir. Bu canlılar için ideal gündüz sıcaklığı 24-32 derece arasındadır. Gece sıcaklığı ise 21 derecenin altına düşmemelidir. Sürüngenin yaşadığı alanda sürüngen ısıtıcı kullanabilirsiniz.
Leopar Kaplumbağası Işık İhtiyacı
Leopar kaplumbağalarının güneş ışığı ve gölge karışımına gereksinimi vardır. Leopar kaplumbağasının kapalı alanda tutulması önerilmez. Kapalı bir alanda tutulacak ise tam spektrumlu bir UVB ışığı şarttır. Bunun için sürüngen lambası edinebilirsiniz. Hayvanın iç mekanda 10-12 saat boyunca UVB’ye maruz kalması önemlidir.
Leopar Kaplumbağası Nem İhtiyacı
Gün boyunca %40-60 arasındaki bağıl nem, bu kaplumbağalar için uygun olacaktır. Geceleri %70-80 arasında bağıl neme ihtiyaç duyarlar. Bu, sürüngen taban malzemesi geceleri buğulanarak gerçekleştirilebilir. Kafesin içinde konumlandırılan bir nem ölçer de nem seviyesini kontrol altında tutmanıza olanak tanıyacaktır.
Leopar Kaplumbağası Beslenme İhtiyacı
Leopar kaplumbağaları otçul bir hayvandır. Gün boyunca beslenmeyi tercih eder. Beslenmesinin yaklaşık olarak yüzde 98’ini sürüngen yemleri oluşturmalıdır. Özel olarak formüle edilen kaplumbağa yemleri, bu hayvanlar için ideal seçim olacaktır. Beslenmesine çeşitli lifli otlar ve yeşillikler de dahil edilebilir. Aynı şekilde sebze ve meyve de hayvana yedirilebilir. Gün içinde yeteri kadar su tüketmesi sağlanmalıdır.
Leopar Kaplumbağaları Yaygın Sağlık Problemleri
Bu kaplumbağa genel olarak sağlıklı bir hayvandır. Bakım ve beslenme gereksinimleri karşılandığı zaman uzun süre boyunca yaşar. Ancak diğer birçok hayvan gibi bazı hastalıklardan muzdarip olma eğilimi vardır. Bu hastalıklardan biri de solunum yolu enfeksiyonudur. Bu, özellikle de kaplumbağanın yaşadığı alan çok nemli olduğunda meydana gelir. Bir diğer hastalık riski ise mantar enfeksiyonudur. Bu hastalığa yakalanmasını önlemek adına yaşam alanı rutin olarak temizlenmeli ve dezenfekte edilmelidir.